Erken teşhis edildiğinde tedavide büyük başarı oranlarına haiz olan meme kanserinde belirtilerin farkına varmak yaşam kurtarıyor. İşte meme kanserinde kesinlikle dikkat edilmesi ihtiyaç duyulan 5 emare.
![Meme kanserini gösteren 5 belirti](https://icdn.ensonhaber.com/crop/250x141-85/resimler/diger//kok/2022/10/12/meme-kanserini-gosteren-5-belirti_2983.jpg)
Meme kanseri, meme bezinde kontrolsüz bir halde büyüyen hücrelerden oluşan bir doku oluşumudur.
Tümör gelişiminin 4 aşaması vardır:
1. Erken evrede tümör 2 santimetre’den küçüktür ve meme dışına yayılmamıştır.
2. Tümör küçüktür (2-5 santimetre) yada aksiller lenf düğümlerine yada her ikisine birden yayılmıştır.
3. Kanser aksiller lenf düğümlerine yayıldığında; göğüs duvarına yada cilde yayılabilir.
4. Vücudun öteki bölgelerine yayılmış olduğu için metastatik yada ilerlemiş meme kanserinden bahsedilir.
Tanı anında tümörün bulunmuş olduğu evre, tedaviyi etkisinde bırakır. Değişik bir gelişme oranı ve tedaviye değişik bir cevap ile karakterize edilen değişik kanser türleri vardır.
Meme kanseri riskini artıran faktörler
Erken teşhis için meydana getirilen taramalar yardımıyla bu hastalığı yenen hanımefendilerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Erken teşhis için rutin muayeneler oldukca önemlidir.
Meme kanserinde bazıları değiştirilebilen, bazıları değiştirilemeyen bazı mühim risk faktörleri vardır.
Uzun bir doğurganlık periyodu, gebelik geçirmemiş olmak, 30 yıl sonrasında ilk gebelik ve emzirmeme risk faktörü olarak kabul edilir.
Değiştirilemeyen risk faktörleri içinde yaş (bir çok meme kanseri 40 yaş üstü hanımefendileri etkisinde bırakır) ve yapısal genetik faktörler bulunur. Değiştirilebilir risk faktörleri ise genel olarak fena yaşam seçimi alışkanlıklarıdır.
Koruyucu faktörler de vardır. Kısa bir doğurganlık periyodu (ilk geç tane görme ve erken menopoz) ve oldukca genç bir hamilelik, bir yıldan fazla emzirme benzer biçimde durumlar koruyucudur.
Hormonlar ve bilhassa östrojen, sağlıkla ilgili süreçlerin düzenlenmesinde temel bir rol oynar. Her şey, doğurganlık dönemindeki derin periyodik değişimleri belirleyen ilk tane döngüsü ile adım atar ve yeni hormonal dengeler oluşturan menopozun gelişine kadar devam eder.
Bir kadının yaşamının her aşaması bundan dolayı kati bir hormonal tablo ile ortaya konur edilir ve bundan dolayı kanser riski de yaşla beraber değişmiş olur.
Meme kanseri emareleri
Meme kanseri emaresi olabileceğinden, dikkat edilmesi ihtiyaç duyulan bazı işaretler vardır:
– Nodüllerin varlığı sebebiyle meme tonusunda artış,
– Deride ufak girintiler,
– Meme uçlarında kan yada değişik salgılar,
– Meme uçlarında lezyonlar,
– Koltukaltında genişlemiş lenf düğümleri.
Temel amaç, tümörü emareler ortaya çıkmadan teşhis edebilmektir, sadece bu sinyalleri zamanında yakalamak, uygun bir tedaviyi derhal ayarlamak için gene de önemlidir.
Meme kanseri tanısı
Meme kanserini önleme 20 yaşından itibaren başlamalıdır. Genç hanımefendilere öğretilmesi ihtiyaç duyulan ilk şey, her ay tertipli olarak yapılması ihtiyaç duyulan kendi kendine meme muayenesidir.
Senelik meme kontrollerine devam etmek de önemlidir. Ek olarak 50 yaşından sonrasında yalnız genç hanımlarda gereksinim duyulması halinde ultrasona iki senelik mamografi eşlik etmelidir.
Meme muayenesi kati tanı koymak için kafi değildir, sadece şüpheli görünebilecek durumları önlemek ve netleştirmek için yararlıdır. Meme muayenesi ek olarak hastanın tıbbi geçmişinden de yararlanır, hekim detayları toplar.
Ailede meme kanseri vakalarının varlığı, ilk tane döngüsünün başlama yaşı ve menopoz yaşı, gebelikler, rejim, hormonal tedaviler ve menopozda hormon replasman tedavileri benzer biçimde durumlar değerlendirilir.
Daha genç bayanlar için periyodik muayene lüzumlu değildir. Tertipli olarak kendi kendine meme muayenesi yapmak yeterlidir. Tane döngüsünün yedinci ve on dördüncü günleri içinde ayda minimum bir kez yapılır.
Kuşku durumunda, ultrason benzer biçimde öteki testler yardımıyla malign ve iyi huylu meme tümörlerini ayırt edebilecek bir uzmana başvurulmalıdır.
40 yaşından sonrasında senelik muayene şiddetle tavsiye edilirken, 50 yaşından sonrasında mamografi de gereklidir.
Kendi kendine muayene iyi mi yapılır?
Kendi kendine muayene, her kadının evde kolaylıkla yapabileceği bir testtir . Memenin görünümünün ve düzgüsel yapısının derinlemesine bilinmesini ve herhangi bir değişikliğin erken fark edilmesini sağlar.
Kontrol iki aşamada gerçekleşir.
Gözlem: Meme yada meme başı şeklindeki değişimleri belirlemenizi sağlar.
Palpasyon: Daha ilkin orada olmayan ufak nodüllerin varlığını ortaya çıkarır.
Kendi kendine muayene denildiğinde akla yalnız meme bezinde nodül aramak için meydana getirilen bir muayene gelir. Aslına bakarsak bu muayene yardımıyla deride geri çekilme yada deri değişimleri, meme uçlarından sıvı kaybı ve meme şeklindeki değişimler benzer biçimde doktora görünmenizi gerektirecek başka emareler de ortaya çıkabilir.
Memenin yapısı aylık hormonal değişikliklere göre farklılık gösterir ve bunun sonucunda bazı durumlarda kafa karışıklığı yada yanlış alarmlar oluşturulabilir. Unutulmamalıdır ki hormonların yanı sıra yaş, vücut ağırlığı ve oral kontraseptif kullanımı da memenin yapısını etkisinde bırakır. Bilhassa genç hanımlarda, yapı bilhassa yoğundur ve kendi kendine muayene ile doğru bir halde değerlendirilmesi zor olsa gerek.
40 ile 50 yaşları içinde meme kanseri görülme oranı hızla artmaktadır. Bu yaş grubundaki bayanlar, önleyici bir vasıta olarak kendi kendine muayeneyi kullanabilirler.
Peki kendi kendine muayene iyi mi yapılır? Her şeyden ilkin, bu kendi kendine teşhisi adetinizin bitiminden (göğüslerin daha azca ağrılı ve daha azca şişkin olduğu evre) yedi gün sonrasında halletmeye çalışın.
Bir ay sonrasında kontrolü tekrarlayabilmeniz için zamanı takvime işaretleyin. Vücudunuzu tanımanız ve tertipli aralıklarla ve aynı koşullar altında denetim etmeye çalışmanız oldukca önemlidir.
Nelere dikkat etmeniz gerekiyor?
Göğüs şekli: Değişmiş benzer biçimde görünüyorsa, göğüsler büyümüş yada kırmızı görünüyorsa.
Tutarlılık: Sert kıvamlı alanlar var ise.
Cilt: Meme değişmişse kırmızı, tahriş olmuş yada kalınlaşmıştır.
Meme ucu: Kısa sürede geri çekilmişse, sıkma esnasında salgı görülüyorsa ve meme başlangıcında kabuklanma var ise yada meme başı tahriş olmuşsa.
Meme: Bir şişlik ortaya çıkarsa.
Aşama 1
Bir aynanın önünde durun, kollarınızı başınızın arkasına kaldırın ve ciltte herhangi bir düzensizlik olup olmadığını deneyin.
Adım 2
Sırt üstü yatın, bir kolunuzu başınızın altına getirin ve diğeriyle kendi kendine muayeneye başlayın.
Parmakları düz bir halde birleştirin, meme ucuna doğru dairesel bir hareket yapın, meme üstünde imgesel bir spiral çizin.
Aşama 3
Meme uçlarını dikkatsizlik etmeden koltuk altına kadar fiziki muayeneye devam edin.
Aşama 4
Meme ucunu hafifçe sıkarak salgı olup olmadığını deneyin.